Uhud Savaşı: Yeryüzünde yürüyen bir şehid
Uhud'da müminler zafere yürürken, okçuların yerlerini terk etmesinden sonra savaşın tüm seyri değişti.
🔸"An dolsun, Allah, izniyle, onları (müşrikleri) kırıp geçirdiğiniz sırada size olan va'dini gerçekleştirdi. Nihayet sevdiğiniz şeyi (zaferi) size gösterdikten sonra, za'f gösterdiniz. (Peygamber'in verdiği) emir konusunda tartıştınız ve emre karşı geldiniz. İçinizden dünyayı isteyenler de vardı, ahireti isteyenler de. Sonra sizi denemek için onlardan yüzünüzü çevirdi. (Kaçıp hezimete uğradınız. Buna rağmen) sizi bağışladı. Allah, mü'minlere karşı çok lütufkârdır. Peygamber, arkanızdan sizi çağırırken siz durmadan dağa yukarı kaçıyor, hiç kimseye dönüp bakmıyordunuz. Bundan dolayı Allah, size keder üstüne keder verdi ki, (bu durumlara alışasınız ve daha sonra) elinizden gidene ve başınıza gelene üzülmeyesiniz. Allah, yaptıklarınızdan hakkıyla haberdardır. Sonra o kederin ardından (Allah) üzerinize içinizden bir kısmını örtüp bürüyen bir güven, bir uyku indirdi." (Âl-i İmrân Suresi, 152- 153- 154. Ayetler)
🔸Uhud'da müminler zafere yürürken, okçuların yerlerini terk etmesinden sonra savaşın tüm seyri değişmiş, Müslümanlar korku ve telaşla geri çekilmişlerdi. Hatta Hz. Peygamber'in vefat ettiğini zannedenler vardı.Müşriklerin öldüğünü düşündüğü Peygamber Efendimiz, ağır bir darbe almış fakat çabucak kendine gelmişti.
🔸Düşman çekilir çekilmez ayağa kalktı ve arkadaşlarına kendisini takip etmelerini söyleyerek korunaklı bir nehir yatağına doğru ilerledi. Fakat Peygamber Efendimiz yüzüne saplanan metal parçaları nedeniyle çok acı çekiyordu. Bu yüzden bir müddet durdular ve Ebu Ubeyde birbiri arkasına iki metal parçasını Peygamber Efendimizin dişleriyle çıkardı.
🔸Bu küçük grup nehir yatağına doğru ilerlerken daha önceden Uhud'a sığınan Müslümanlar onları karşılamaya geldi. Biri, uzaktan Peygamber Efendimize benzeyen fakat yürüyüşü daha yavaş olan birini fark etti. Daha sonra, baktığı kişinin gözlerinde başkalarıyla karıştırılamayacak olan o parlaklığı görünce arkasındakilere, "Gözümüz aydın, bu Allah'ın Resulü!" diye bağırdı.
🔸Hz. Peygamber, ona sessiz olmasını söylese de bu haber ağıdan ağıza dolaştı. Herkes aceleyle geliyor ve onun yaşadığına bizzat kendi gözleriyle şahit olmak istiyordu. Sevinçleri o kadar büyüktü ki yenilgi sanki bir anda zafere dönüşmüştü.
💠💠💠
FİKRİYAT.COM SOSYAL MEDYADA!
Fikriyat'ı aşağıdaki sosyal medya adreslerinden takip edebilirsiniz;
👉 YOUTUBE 🔔
👉 Fikriyat.com mobil uygulamasını ise buradan indirebilirsiniz.
Görüş ve önerileriniz için bizlere ulaşabileceğiniz e-posta adresimiz: