YETİMLERİ KORUMAK

Rabbimiz Allah şöyle buyurur:

Yetimlere mallarını verin. Temizi pis olanla (helâli haramla) değişmeyin. Onların mallarını kendi mallarınıza katıp yemeyin. Çünkü bu, büyük bir günahtır. (Nisa - 2)

Onlar, seve seve yiyeceği yoksula, yetime ve esire yedirirler. (İnsan - 8)

Rasulullah (s.a.v.) bir hadis-i şeriflerinde şöyle buyurur:

"Bir kimse, akrabasından veya başkasından olan bir yetimi, yetim kendisini kurtarana kadar uhdesine alsa, o kimseye Cennet vacip olur." [Ravi: Hz. Adiyy Ibni Hakem (R.A.)]

Diğer bir hadiste ise bize şunları öğütler:

Kalbinin yumuşamasını ve hacetinin görülmesini sever misin? Yetime merhamet et, onun başını oksa ve ona yediğinden yedir. Kalbin yumuşar ve hacetine erişirsin. [Ravi: Hz. Ebud Derda (R.A)]

İslam dininin en çok önem verdiği hususlardan biri yetim hakkı ve yetimlere gösterilmesi gereken şefkattir. Bizatihi kendisi de yetim olan Peygamber Efendimiz (s.a.v.), bu konuyla ilgili çok hassas davranmış, ashabı başta olmak üzere tüm ümmetine yetimleri koruyup kollamalarını ve onların haklarını teslim etmelerini öğütlemiştir.

Ergenlik çağına gelmeden önce babasını kaybetmiş çocuk "yetim" olarak adlandırılır. Yetimler, soy itibariyle yakınlık bakımından, insanın kendi yetimleri ve başkasına ait yetimler diye ikiye ayrılmaktadır. İnsanın torunu, erkek veya kız kardeşinin çocuğu, öz veya üvey kardeşi, oğulluğu veya kocası ölen bir hanıma göre geride kalan çocukları, yahut bu neviden yakınları soy itibariyle yakınlığı bulunan yetimlerdir ve kişinin bu yetimleri koruması ve onlara sahip çıkması görevidir. Bir kişi yetimi koruyup kolladığı gibi, ona şefkat de göstermelidir. Eğer yetimin kaybettiği ebeveyninden kalan bir mirası varsa o malı çocuk büyüyene kadar himaye etmek de Müslümanın görevleri arasındadır.

Yetime sahip çıkmalı ve onun başıboş bir şekilde büyümesine engel olmalıyız. Çünkü bu çocukların topluma kazandırılması ve faydalı, hayırlı bireyler olması bizim onları sahiplenmemizle gerçekleşecektir. Bu yüzden gerek Kur'an'ın birçok yerinde gerekse pek çok hadis-i şerifte yetimler ve onların hakları üzerinde durulmuş, önemi vurgulanmıştır.

"Bir kimse sırf Allah rızası için bir yetimin başını okşarsa, elinin dokunduğu her saç teline karşılık ona sevap vardır" (Ahmed İbni Hanbel, Müsned, V, 250).

Yukarıdaki hadis-i şerifte Allah Rasulü (s.a.v.)'in verdiği müjdeyi görüyoruz. Yetimi sevmek, onları korumak ve yalnız olmadıklarını hissettirmek, insanı tüm günahlarından arındıran önemli bir ibadettir.

VAV RADYO